Futbol basit bir oyun ama zor olanı basit oynamaktır diyen Cruyff’u haklı çıkartırcasına, kağıt üzerinde yenilmesi için yapılması gerekenler basitçe net ortada gibi gözüken İzlanda’yı bir türlü alt edemeyen büyük takımlar kervanına Arjantin’de katıldı.

Gittiği takımlarda leblebi gibi gol atmayı başaran Agüero, en sonunda Dünya Kupası şansızlığını da kırmış oldu.

İzlandalı oyuncular ve teknik ekibin ikinci işlerinden bahsederken Eski San Marino muamelesi yapmaya hala devam edenler var. Adamlar Kasaplık yaparken futbolla ilgilenmiyorlar. Hem Kasaplar Hem de Futbolcu

Euro 2016 ile beraber acana İzlanda’ya giden turist sayısında bir artık var mı araştırmak lazım. Yılların tanıtım söylemi hakikaten karşılık bulmuş olabilir.

Messi belki de Copa Amerika finalinden sonra Milli Takımı bırakma kararından vazgeçtiği için pişmandır. Bildiğin Lebron James gibi oldu çocuk. Topu alan ona bakıyor. Crespo’nun dedikleri kıymetli

Nijerya bahsedildiği kadar da kötü bir takım değilmiş. Bu ekip top oynamayı öğrendiğinde ciddi can yakan takım haline gelir.

Nijerya’nın ilk halletmesi gerekenlerden birisi de geçiş oyunu. Ne zaman geçiş için fırsat bulsalar hep geriye döndüler.

Favori olduğu maçta manasızca topu karşı tarafa bırakma geleceğine Hırvatlar’da uydu. Ancak sanki onlar bir de ileriki turlarda karşılaşmaya hazırlandıkları bi tık daha iyi takımlara karşı strateji geliştiriyor gibiydi.

Hırvatistan ciddi anlamda bu grubun 1.liğine oynamak için gelmiş. Sonuçta Fransa ile eşleşmeyi kim ister ki

Manzukic, en etkisiz gözüktüğü karşılaşmada bile sürekli oyunu içinde ve gol anlarındaki kritik adam olmayı başardı.