Futbol, hayatın her alanında olduğu gibi, matematikte de faidesi olan bir spor. Turnuvanın ilk maçlarından itibaren hemen hemen tüm Avrupa, hem 3.lük hesabında hem de çapraz eşleşme korelasyonlarında kendisini matematik alanında inanılmaz geliştirdi.

Birçok teknik adam olumlu-olumsuz yaptıklarıyla dikkati çekerken, Özellikle Conte kimilerine göre tarihin en düşük profillisi İtalya’yı ortaya koyduğu taktik beceriyle bir anda turnuvanın en merak edilen takımı haline getirdi. İlk göreve geldiğinde de, turnuva için açıkladığı kadroda da bir türlü İtalyan futbol severleri tam ikna edemeyen bu inatçı İtalyan, tüm ülkeyi kendi futbol doğrusu etrafında birşeltirmeyi başardı.  İtalya’nın başına geçtiğinden beri, hiç milli maç kaybetmemiş olması da cabası.

Turnuva’nın kazananı kim olacak bilemeyiz. Ancak iki maçta ki performans ve açıklamalarıyla turnuvanın kaybedeni Ronaldo oldu. Messi ile girdiği sempatiklik mücadelesinde de bu ona ciddi anlamda zarar verecek gibi duruyor.

Wayne Rooney ve Payet turnuvanın şu an kadar en çarpıcı oyuncularından oldular. Rooney, oynamaya başladığı yeni pozisyon ve üstlendiği rol ile olumlu anlamda dikkatleri çekerken, Payet’de Bielsa ile başlayan çıkışını Bilic yönetiminde zirveye çıkartmanın ve Milli Takımla da bunu tüm dünyaya göstermenin keyfini yaşıyor.

Arnavutlar belki de son 16’ya kalacak ve bu gerekten müthiş bir başarı. Tarihi bağlardan dolayı da ayrı bir keyifliyiz. Ancak 3 maçta sadece 1 kez galip gelerek ve 1 gol atarak 3. Olup turnuvaya devam etmek, şampiyonanın ruhuna bir hayli ters geldi.

Son dakikaların turnuvası olarak anılacak EURO 2016. Milli Takımımızın son dakika golü ile direkt katılım hakkı elde etmesiyle başlayan son dakika süreci turnuva da seri şekilde devam ediyor. Bu yazı yazıldığı anda 16 gol 76. Dakikadan sonra atılmıştı bunların 7’si ise 90 ve 90+

Daha önceleri, özellikle İngilizlerin olduğu tüm turnuvalarda olaylara rastlamak normaldi. Ancak bu şampiyona holiganizmi bambaşka bir boyuta taşıdı. Şüphesiz ki Kıta Futbolunu yönetenler, futbolu daha da endüstri haline getirmenin yanında bu işlere de kafa patlatacaklardır.

Turnuva da özellikle geçiş oyununu iyi yapan takımlar dikkati çekerken, bu geçiş oyunu ile atılan gollerin fazlalığı da dikkati çekti. Tepe takımlar bile bu geçiş oyununu en maksimum seviyede yapmaya çalışırken, bizim bu oyunu yapamamamız ve yapabilecekleri de bir arada oynatmamamız üzücü oldu.