Milli aranın ardından İtalya’da mücadele 3. hafta maçları ile devam etti. Tek beraberliğin çıktı haftanın maçlarını sizler için değerlendirdik. 

Juventus, Sarri ile birlikte ilk maçına Artemio Franchi’de çıktı. Sezon başı Juventus için negatif konuştuğumuz her şey sahaya yansımış gibiydi. Ne oynadığını bilmeyen, birbirinden kopuk bir yapı sergileyen bir oyuncu grubu vardı sahada. Üstüne 3 sakatlık sonrası değişiklik hakkı da kalmaması Sarri’nin elini kolunu bağladı. Üstüne Ribery önderliğinde enerjisi yüksek bir Fiorentina’yı karşılarında bulunca puan kaybı kaçınılmaz oldu. Fiorentina iyi oyununa rağmen üst üste 17. maçından da galibiyet alamayarak rekorunu geliştirmeye devam etti.  

Napoli, evinde karşılaştığı Sampdoria’yı ilk iki haftanın aksine daha keskin ve net oyunuyla 2-0 geçerek puanını 6’ya çıkardı. Galibiyeti getiren golleri Dries Mertens attı. Sampdoria ise 3. maçından da mağlubiyetle ayrıldı. Bunun yanında kalelerinde gördükleri 9 gol en büyük problem gibi gözüküyor. 

Inter, şampiyonlar ligi öncesi evinde Udinese ile karşılaştı. Takım savunmasını en iyi uygulayan takımların başında gelen Udinese’nin kilidini bir türlü açamayan Inter, De Paul’un kırmızı kart görmesini avantaja çevirerek sahadan 1-0 galip ayrıldı. Stefano Sensi gol sayısını 2’ye bu sezon için Inter’in en iyi transferi olduğunu taraftarlara gösterdi. 

Sezon başı ile istediği oyunu sahaya yansıtamayan Atalanta, Genoa deplasmanında görece daha bir oyun oynasa da kilidi açmakta yine zorlandı. Yeni transferleri olan Muriel, ikinci yarıda oyuna girerek takımına galibiyeti getiren en önemli faktör oldu, şampiyonlar ligi öncesi takımına moral depoladı. 

Milan Verona deplasmanına çıktığında herkesin kafasında nasıl bir şablon ile oynayacakları sorusu vardı. Gaimpaolo yine taktiksel farklılık gösterdi ve sahaya 4-3-2-1 sistemi ile çıktı. İlk yarıda yine beklediğini bulamayan Milan, Paqueta-Rebic ile 4-3-3 formasyonunda baskı kurdu ve Piatek’in penaltı golüyle sahadan galibiyetle ayrıldı. Tabi Stepinski’nin 20. Dakikada gördüğü kırmızı kart, Milan’ın özellikle ikinci yarıda işlerini biraz daha kolaylaştırdı. Calabria’nın 90. Dakikada gördüğü kırmızı kart, Inter derbisi öncesi takım için olumsuz tek not olarak kayıtlara geçti. 

Milli aranın en çok yaradığı takım şüphesiz Roma oldu. Olimpiyat stadında karşılaştığı Sassuolo’yu 20 dakikada bulduğu 4 golle adeta sürklase eden başkent ekibi, haftanın en başarılı performanslarından birisini sergiledi. Lorenzo Pellegrini yaptığı 3 asist ile takımın bu haftaki yıldızı oldu. Başkentin diğer ekibi Lazio ise Spal deplasmanında öne geçmesine rağmen skoru koruyamadı ve sahadan 2-1 mağlubiyetle ayrıldı. Inzaghi ile beklediği atağı bir türlü gerçekleştiremeyen Lazio, yine orta sıralarda ve Avrupa mücadelesi verecek bir yapıda olduğunu göstermeye başladı. 

Haftanın en spektaküler galibiyetine imza atan takım Bologna oldu. Özellikle hücum bölgesinde ligin en iyi takımları arasında yer alan Bologna, Brescia karşısında ilk yarıyı 3-1 geride tamamlamasına rağmen, Palacio’un muhteşem performansı ile sahadan 4-3 galip ayrılarak puanını 7’e yükseltti ve ligde 2. sıraya çıktı. Transferin bir diğer efektif takımı Cagliari, Parma deplasmanında 3-1 ile galip gelerek ligdeki ilk puanlarını aldı. 

Ligin son hafta karşılaşması sezona 2 galibiyet ile başlayan Torino ile 2 mağlubiyet ile başlayan Lecce arasındaydı. Lecce rakibi karşısında ne istediğini bilen, sahanın her noktasında rakibine üstünlük kuran bir yapıda sahadaydı. Bunun karşılığını da 2-1 ile alıp ligdeki ilk puanlarını aldı. Torino ise rakibi küçümsemenin cezasını sahadan mağlubiyetle ayrılarak aldı. Maç boyu vasat bir oyun ortaya koyan Torino ligde ilk kez puan kaybı yaşadı. 

Haftanın Takımı; Bologna. Yukarıda bahsettiğimiz gibi hücum anlamında en iyi takımlardan biri olan Bologna, Brescia deplasmanında 3-1 geride olmalarına rağmen oyundan bir an bile kopmadılar. 4-3’lük galibiyet ile geri dönüşü başardılar ve ligde 2. sıraya yerleştiler.  

Haftanın Teknik Direktörü; Sinisa Mihajlovic. Lösemi hastalığı sebebiyle takımının başında yer alamayan Mihajlovic, takımının galibiyetini kemoterapi gördüğü hastanede takip etti. Oyuncuları da galibiyeti, hastanedeki hocalarının yanına giderek kutladı. Hastane avlusundan hocalarına yaptıkları tezahürat ile hem galibiyeti hocalarıyla birlikte kutladılar, hem de hocalarına moral ve motivasyonun en büyüğünü verdiler. 

Haftanın Futbolcusu; Lorenzo Pellegrini. Roma’nın 23 yaşındaki orta saha oyuncusu, Sassuolo karşısında yaptığı 3 asist ile takımının galibiyetinde başrol oynadı ve bizim için haftanın futbolcusu oldu.  

Haftanın 11’i