Belhanda’nın 10 numara giyiyor diye 10 numara pozisyonunda oynaması gerekmiyor mesajı Herve Renard tarafından Türk futbol severlere iletildi. Geçiş oyunlarında ve final paslarında ki yaratıcılığı ve oyun ezberi taktir kazandı.
Bu kadar kanat girişimi gerçekleştirip bu kadar çizgiye inmemek de Fas takımına özgü bir oyun anlayışı olsa gerek. Boz şu defansın dengesini o kadar gitmişken arkadaş, ben bile delirdim izlerken
İran demek Dünya Kupası’nda sürpriz galibiyet demek. Dünya Kupaları tarihindeki 2. galibiyetini alan İran, ilk galibiyetini ise 98 Dünya Kupasında ezeli düşmanı Amerika karşısında elde ederken, tıpkı Fas maçında atılan goldeki gibi yine bir Mehdi sahne alıyordu ( Tamam kafa vuruşunda çok etkisi yoktu ama Mehdi yaptığı o ön direk koşusuyla da bi şaşırttı Fas’lı oyuncuyu) Mehdi Mahdavikia’nın attığı 2. golden sonra Lyon belki de hiç inlemediği kadar gol sesiyle inliyordu.
Cüneyt Çakır’ın Dünya Kupası’nda maç yönetmesinin gururunu yaşadık ve bir kez daha gördük ki Cüneyt Çakır uluslararası arenada daha istikrarlı kararlar veriyor.
Dünya Kupası tarihinde ilk kez yeşil sahada koşturan herkes müslümanlardan oluştu ( Hakemler ile birlikte) bu bilgi: Mustafa Göksu
İki teknik adamda takımlarını iyi yönetirken özellikle Fas tarafı ofansif oynama çabası ile dikkati çekti. Oyun disiplininden kopmayan İran ise arada sinir harbi de yaşattı rakibine. Fas-İran mücadelesindeki saha içi sertliği ve elektriği saha kenarınada yansıdı. Carlos Queiroz’un Fas yedek kulübesi ile girdiği tartışma turnuvanın ilk gerilimi oldu.
Fas-İran maçında penaltı,kırmızı kart ve benzeri olaylar yaşanmamasına rağmen maça 6 dakika uzatma süresi eklendi. Toplamda 34 faul yapılmış bir mücadelede yaratıcı futboldan nasıl bahsede biliriz? 2014 Dünya Kupası’nın başlangıcında bol skor gören gözler şimdi anti-futbola teslim olmuş durumdalar…
Dünya Kupası’nın gayr-i resmi başlangıcı Portekiz-İspanya maçı ile oldu demek yanlış olmaz herhalde
Ronaldo, Ronaldo, Ronaldo… Milli Takım üzerinde bu kadar net etkisi olan bir oyuncu üst düzey takımlarda herhalde en son Maradona olmuştu.
Sürekli içinde bulunduğu kıyasıya rekabetten dolayı zaman zaman hak ettiğinden daha az zaman alan Isco, Euro 2016’da kadroya alınmamasının acısını burada çıkartacak gibi duruyor. Rakiplerini peşine taktı, takım arkadaşlarına alan açtı, kritik paslarda hep onun imzası vardı, şut çekti. Kısacası maçta yapılması ve denenmesi gereken her şeyi yaptı.
İzledikçe İspanyolların iç çekip ah be Del Bosque dedikleri bir başka isimde Diego Costa. Euro 2016’da İspanya neden mantarladı sorusunun cevabı dün akşam Portekiz karşısında izlediğimiz Costa’da gizliydi.
Kaleci dediğin akılda kalıcı gol yemeli lafını İspanyol kaleciler yanlış anlıyorlar. Pepe Reina’nın balon yüzünden yediği golden ( Tamam o milli maç değildi biliyoruz. Bu arada Everton adına attığını pardon yediğini saymıyoruz bile), Arconada’nın yediği Platini golüne, Zubizarreta’nın 98 yılında yediği Nijerya golünden De Gea golüne. Arkadaşlar, iyi kaleci iyi gol yer absürt gol değil.
Comments
No Comments