Roy Hodgson – İngiltere
Hodgson, sekiz ülkede on altı farklı takımın başında yer aldı. 1976’da başlayan teknik direktörlük kariyerinde birçok başarısı bulunan Hodgson, üst üste 5 yıl Malmö’yü İsveç şampiyonu yaptıktan sonra 1992 yılında İsviçre’nin başına geçmiş ve 1994 FIFA Dünya Kupası ile 1996 Avrupa Futbol Şampiyonası′na katılma başarısı gösterdi. İsveç’in Halmstads ve Danimarka temsilcisi Kopenhag’da da lig şampiyonluğu sevinci yaşayan, Inter’e UEFA Kupası’nı kazandıran tecrübeli teknik adam, 2006 yılında ise Finlandiya Milli takımını çalıştırdı. İngiliz teknik adam, Birleşik Arap Emirlikleri takımının yanı sıra Udinese ve Blackburn Rovers’ın teknik patronluğuna da yapmıştı. Geride kalan sezonda Fulham’ı tarihinde ilk kez Avrupa arenasında finale taşıyan Roy Hodgson İngiltere’de yılın en iyi teknik direktörü seçildi. Çok iddialı bir kadrosu olmamasına rağmen tarihi bir başarı elde eden Fulham, UEFA Avrupa Ligi’nde finale gelene kadar 18 maç yaparken, Juventus, Shakhtar Donetsk, Wolfsburg ve Hamburg gibi takımları geride bıraktı. 2008-2009 sezonunda ise Premier Lig’i 7. sırada tamamlayarak kulüp tarihindeki en başarılı derecesini elde eden Fulham, bu sezon ise düşme korkusunu hiç yaşamadan ligi 12. Sırada tamamladı. Daha sonra Liverpool’un başına getirilen Hodgson, Premier Lig’de 20 maçta toplanabilen 25 puanla ligde 12. sırada, düşme potasının da 4 puan üzerinde bulunan Liverpool takımının kötü gidişatındaki en büyük sorumlu olarak görüldü ve takımdan gönderildi. 2012 yılından bu yana İngiliz milli takımını çalıştıran teknik adam elemeler süresince 10 maçta 31 gol atıp sadece 3 gol yiyerek namağlup turnuvaya katıldı. Elemeler boyunca 4-4-2 diziliminin diamond şeklini kullanan teknik adam sadece 2 maç özelinde 4-3-3 dizlimini kullandı. Yılı sürpriz şampiyonlukla kapatan Leicester’dan Drinkwater’ı kadroda düşünmemesi çok tartışıldı. İlk 11’de Tottenham Hotspur’lu oyuncuların ağırlıklı olması dikkat çekiyor. En büyük tartışma konusu ise Rooney’in pozisyonu olacak.
Chris Coleman – Galler
Coleman, bir trafik kazası sonrasında kırdığı ayağının eskisi kadar sağlıklı olmayacağını anladıktan sonra aktif futbolculuk yaşantısına 32 yaşında son verdi. İlk antrenörlük deneyimini 2003 yılında futbolu bıraktığı Fulham’da yaşayan genç teknik direktör 2003-2004 sezonunda takımın ligi 9 sırada bitirmesini sağladı. 2007 yılında takımda aradığını bulamayan ve yeni başkan yönetimle anlaşamayan Coleman Real Sociedad ile anlaştı. Fakat burada da işler yolunda gitmedi ve Coleman kısa süre İspanya macerasının ardından tekrar ada sınırlarına geri döndü. 2008 yılının ortalarına doğru Coventry City ile anlaşan teknik adam bu sefer yönetimsel sonuçlardan daha çok taktiksel sıkıntılar yaşadı. Convertry City’nin kötü gidişine merhem olamayan Galli teknik direktör buradan gönderildikten sonra Yunanistan’da Larissa takımının başında 1 sezon tamamladı. 2012 yılında yakın arkadaşı Gary Speed’den devraldığı Galler Milli takımı ile elemelerde 10 galibiyet 3 mağlubiyet ve 1 beraberlikle turnuvaya katılmaya hak kazandı. Benimsediği taktik 3-4-2-1 olan Coleman’ın elinde Galler tarihinin en yetenekli ekibi bulunuyor. Bale ve Aaron Ramsey gibi isimlerin yanında Ashley Williams, Joe Ledley gibi isimlerde bulunuyor. Unutmadan bir hatırlatma daha yapalım Coleman 1958 Dünya Kupası’ndan bu yana büyük turnuvaya gidememiş olan Galler’i tarihinde 2.kez büyük bir turnuvaya götürüyor.
Jan Kozak –Slovakya
Slovak teknik adam teknik direktörlük kariyerine 1993 yılında Lokomotíva Košice de başladı. Burada iki sezon çalıştıktan sonra 1995-1998 yılları arasında Košice’de çalışan teknik adam Mars Super liga’yı iki kere kazanma başarısını gösterdi. 1997-1998 yılında da Şampiyonlar ligi gruplarına kalmayı başaran teknik adam sonrasında sırayla Michalovce, Ličartovce, Košice (2005-09, 2012-13) yılları arasında çalıştırdı. Bu süre zarfı içerisinde MFK Košice ile bir Lig bir Slovakya kupa şampiyonluğu yaşadı. 2012 yılının başında Slovakya milli takım görevi Federasyon tarafından kendisine verildi. Elemeler boyunca istikrarlı bir grafik çizen Slovakya, Jan Kozak yönetiminde 10 maç sonunda 7 galibiyet 1 beraberlik ve 2 mağlubiyet alarak Euro 2016’ya katılmaya hak kazandı. Sert ve mücadele futbolunu takımına benimseten teknik adam 4-2-3-1 sistemini daha çok tercih ediyor. Bu sistem içerisinde Marek Hamsik çoğunlukla 10 numara pozisyonunda serbest oynuyor. Ayrıca Legia Warsaw’lı Ondrej Duda ve ülkemizde bu sezon kiralık olarak Bursaspor forması giyen Miroslav Stoch Jan Kozak’ın turnuva boyunca en çok güveneceği isimlerden olacak.
Leonid Slutsky – Rusya
2000 yılında antrenörlük kariyerine başlayan teknik adam ilk ciddi teknik direktörlük sınavını 2003-2004 yılları arasında Uralan Elista takımında verdi. Burada ki performansı sonrasında 2005 yılında FC Moscow ile anlaşan teknik adam 2007 yılının sonunda final maçında Luch-Energiya Vladivostok ile oynanan karşılaşmayı 3-1 kaybetti. 2008-2009 sezonunda Krylia Sovetov çalıştıran teknik adam toplamda 59 maça çıktı ve bu maçların 22’sini kazandı. Sonrasında ülkenin ekonomik anlamda en güçlü takımlarından Cska Moscow ile anlaşan teknik adam 2009 yılından bu yana takımın başında. Cska Moscow’u tarihinde ilk defa Şampiyonlar Ligi çeyrek finaline taşıyan teknik adam ayrıca 3 Rusya Ligi, 2 Rusya Kupası ve 2 kez de Rusya Super Kupası’nda şampiyonluk yaşamıştır. 2013- 2014 sezonunda Rusya Liginde Yılın Teknik Direktörü seçilen Rus teknik adam Ağustos 2015’te Rus Milli Takımı’ndan ayrılan Fabio Capello’nun yerine göreve gelmiştir. Takımın başına geçtikten sonra elemelerde 5 maçını kazanan son düzlükte turnuvaya adını yazdıran Rusya’da Slutsky çok büyük bir inanç kaynağı. Cska Moscow’da kullandığı 4-2-3-1 formasyonunu milli takımda da kulanan Slutsky son dönemde formda olan Aleksandr Kerzhakov, Artyom Dzyuba and Fyodor Smolov’a çok güveniyor. Özellikle Artem Dzyuba, Rusya’nın elemelerde attığı 18 golün yarısına katkıda bulundu (sekiz gol, bir asist). Turnuva öncesinde takımın kahramanlarından Sergey Ignashevich ve Vasili Berezutski yüzde yüz hazır olmaması Slutsky’i düşündüren konular.
Comments
No Comments